Dr. Necdet Subaşı Fakültemizde "Türkiye'de Dini Hayat Araştırması"nı Değerlendirdi

Fakültemizde, Diyanet İşleri Başkanlığı Strateji Geliştirme Başkanı Dr. Necdet Subaşı'nın sunumuyla "Türkiye'de Dinî Hayat Araştırması" konulu bir konferans gerçekleştirildi. Programa Konya Müftüsü Prof. Dr. Ali Akpınar, İlahiyat Fakültesi Dekanımız Prof. Dr. Ramazan Altıntaş, İlahiyat Fakültesi Öğretim Üyeleri ve çok sayıda öğrenci katıldı.

Din Algısı, Dini Anlatım ve Aktarım, Dini Yaşamaya Yönelik Algı Sorunları İşlendi

Türkiye'de Dini Hayat üzerine yaptıkları araştırmalarını, çarpıcı verileri ve karşılaştıkları ilginç olayları dinleyenlerle paylaşan Dr. Necdet Subaşı, Üniversitemizde ikinci kez bulunduğunu ve gösterilen ilgiden memnun olduğunu söyleyerek sözlerine başladı. Subaşı; Diyanet İşleri Başkanlığının temel parametreleri görmek, toplumu anlayabilmek için yaptığı Dini Hayat Araştırmasıyla ilgili verilerin önemli ayrıntılarını dinleyicilerle paylaştı. Subaşı; Bu veri ve ayrıntılardan öncelikle istifade etmek istedikleri için kendisini konuk olarak okullarına davet eden NEÜ İlahiyat Fakültemiz hoca ve öğrencilerine Türkiye'deki din algısı ve dini anlatım, aktarım metod ve tekniklerinden ve dini yaşamaya yönelik algı sorunlarından bahsetti.

Bu araştırmanın dini sorumlulukları olan insanları yakından ilgilendirdiğini söyleyen Dr. Subaşı, raporda tahmin etmedikleri sonuçlara ulaştıklarını belirtti. Araştırmanın 2013 yılında anket usulüyle, şimdiye kadar yapılan araştırmalardan faydalanarak yapıldığını, çalışmanın teknik kısmıyla TÜİK'in ilgilendiğini bu sayede sonuçların nesnel olduğunu kaydetti.

Türk İnsanının %99,2'si Müslümanım Diyor

Araştırmada sordukları sorulara ciddi kaynaklardan eleştiri aldıklarının altını çizen Dr. Subaşı, araştırmalarıyla ilgili olarak şunları söyledi: "Türkiye'nin yüzde 99,2'si kendilerinin Müslüman olduğunu söylüyor. Kendini Müslüman olarak tanımlayan her bir birey kendi çevresindeki dini hayata tanıklık etmek zorundadır. Ortaya çıkan verileri kötü niyetle okuyacak, Türkiye üzerine plan geliştirecek olan bir takım kişi veya kurumlar olabilir. Dini duyarlılıkları yüksek olanlarımız bu konuda dikkat etmeli, sorumluluk almalıdır." Türkiye'de örselenmiş bir dini hayat olduğunu, Müslümanların 12 Eylül, 28 Şubat gibi dönemlerde yorulduğunu ifade eden Dr. Subaşı toplumdaki din algısının ciddiyetle okunması gerektiğinin altını çizdi. Din kavramının bugün kamusal alanda önemli bir yere sahip olduğuna dikkat çeken Subaşı; artık hayatın her yerinde dinin görünür olduğunu belirtti.

Dini geleneğimizde karşılığı olmayan soruların Müftülük gibi birimlere sorulmasının altında yatan sebebin toplumda dini hayata dair konuşulan konuların değişmesinden kaynaklandığını söyleyen Dr. Subaşı, toplumun bu sorular üzerinde yaşadığını kaydetti. Konuların farklılaşmasının aslında herkesin aynı cemaate bağlı olmadığının, aynı hocayı dinlemediğinin kanıtı olduğunu ifade etti.

Müslümanım Deyip Ahirete İnanmayan Var

Araştırmanın 24 bin kişiyle yapıldığını, Türkiye'deki Müslümanların gerçek niteliklerini ortaya koyduğunu kaydeden Dr. Subaşı, toplumun Allah'a itaat konusunu yeniden konuşmak gerektiğini, toplumun dinini ailesinden öğrendiğini ve bu kişilerinin sayısının hiç az olmadığını söyledi. Şubaşı ayrıca; Yüzde 99,2'lik Müslüman kategorinin içinde öldükten sonra ahirete inanmayan kişi sayısının da çok fazla olduğunu, bunun da sağlıksız din bilgisi eğitiminden kaynaklandığını ifade etti. Kur'an-ı Kerim'i yüzünden okuyabilme oranının yüzde 40'larda seyrettiğini ve bunun toplum adına yara olduğunu söyleyen Dr. Subaşı bu durumun araştırmanın şaşırtıcı sonuçlarından biri olduğunu belirtti. Subaşı konferansını: "Artık Türkiye'nin genel geçer din eğitimi anlayışında bazı değişikliklere gidilmesi gerekiyor." cümlesiyle bitirdi. Program İlahiyat Fakültesi Dekanımız Prof. Dr. Ramazan Altıntaş'ın Dr. Necdet Subaşı'na plaket vermesiyle sona erdi.

Haberin Görselleri: