Tez Detayları | |
Adı | Arap Dilinde Künye Usulüyle Türetilen Kelimeler ve Bunların İ'rabdaki Durumları |
Hazırlayan | Mücahit Yüksel |
Danışman | Dr. Ayhan Erdoğan |
Tezin Türü | Yüksek Lisans |
Üniversites/Enstitü | Selçuk Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü |
Özet | Bu tezde önce, Arap literatüründe önemli yer tutan künyelerin, tarihsel arka planı, ardından, toplum içinde kullanılan künye örnekleri ve son olarak ta bu künyelerin gramer açısından incelenmesi işlenmektedir. Dil, kültürlerin yaşaması ve yayılması noktasında hayati bir öneme sahiptir. Her toplumun, kendine ait değerleriyle şekillenmiş bir kültürü bulunmaktadır. Bu farklılıkların yansıması ise dil ile olmaktadır. Arap toplumu da diliyle, kültürüyle, kendine ait değerleri olan bir toplum olarak tarih sahnesinde görülmüştür. Onların hayatına baktığımız zaman; kabile hayatı yaşayan, savaşlarla içiçe ve nesebe önem veren bir yapıyla karşılaşırız. Künye, bu yapının içinde önemli bir ifade şekli olarak karşımıza çıkmaktadır. Nitekim Araplar, tazim ve hürmet amacıyla kişiyi babasına izafe ederek anarlar. Künyenin çıkışıyla ilgili birçok rivayetle karşılaşmaktayız. Kimileri, giriş bölümünde aktardığımız rivayeti örnek gösterirken, kimi de savaşlarla ve düşmanlarla yaşayan bir toplum olarak insanların, isimlerini gizleme ihtiyacına dikkat çekmektedir. Nitekim künye kelimesi de anlam olarak ?kapalılık, gizlilik? gibi unsurları içinde barındırmaktadır. Ancak künyelerin kullanılış amacını sadece bir sebebe bağlamanın doğru olmadığını tespit ettik. Nitekim bu sayılan sebepler yanı sıra Arapların; hürmet, tahkir gibi sebeplerle de künye kullandığına şahit olmaktayız. Başlangıçta sadece insanlar için kullanılan künyeler zamanla, insanla olan bazı benzer özelliklerden hareketle hayvanlar, bitkiler, hatta cemadat için dahi kullanılır olmuştur. Ayrıca dini inançların etkisi de göze çarpmaktadır. Zira içkiye verilen, ?Ummu'l-Habais? ismi, bunun örneklerindendir. Müthiş bir hızla yayılan künye verme uygulaması, toplumun her alanına yayılmış, kitaplara kadar dahi uzanmıştır. Hatta bazı insanlar, künyeleriyle daha meşhur olup, ismi bilinmez hale de gelebilmiştir. Künye vermeyi, Hz. Peygamber'in (s.a.v.) uygulamasında da görmekteyiz. Hem kendisi künye sahibi olmuş, hem de bazı sahabilere künye vermiştir. Sonuçta künye Arap toplumunun, ayrılmaz bir parçası olarak yaşamaktadır. Arap edebiyatı ve sosyo-kültürel yapısı hakkında bilgi edinme noktasında künyeler, önemli ipuçları sunmaktadır. Nahiv açısından bakıldığı zaman künyelerin, mürekkep yapıda kelimeler olarak izafet terkibi oldukları görülür. İ'rabları da buna göre yapılır. |
Sayfa Sayısı | 173 |
Necmettin Erbakan Üniversitesi Ahmet Keleşoğlu İlahiyat Fakültesi • Adres: Aşkan Mh. Yeni Meram Cd. No: 136 42090 Meram / KONYA
Tel: (0 332) 323 82 50 • Faks: (0 332) 323 82 54 • E-posta: ilahiyat@erbakan.edu.tr